Tiroid Ameliyatı
Tiroidektomi olarak da bilinen tiroid ameliyatı, tiroid bezinin tamamının veya bir kısmının cerrahi olarak çıkarılmasıdır. Tiroid cerrahisi genellikle tiroid kanserini, tiroid üzerindeki anormal büyümeleri veya tiroid büyümesini tedavi etmek için yapılmaktadır. Boyundaki konumu nedeniyle tiroidin çalışamadığı diğer durumları tedavi etmek için de yapılabilir. En yaygın tiroid cerrahisi türleri şunlardır:
Total tiroidektomi: Tiroid bezinizdeki tüm dokuları çıkaran cerrahi. Tiroidinizde tıbbi tedavi ile kontrol edilmeyen kanserli hücreleriniz varsa veya tiroidinizin dışında büyümüşlerse bu tip ameliyat yapılabilir.
Kısmi (subtotal) tiroidektomi: Tiroid bezinizin tamamını değil, bir kısmını çıkaran cerrahi. Bu tip ameliyat, tiroidinizin bir tarafında büyük bir nodül varsa veya hipertiroidiniz varsa ve bezinizin sadece bir kısmının alınması gerekiyorsa yapılabilir.
Hemitiroidektomi: Tiroidlerinizdeki her bir lobun yarısını alan ameliyat. Tiroidlerinizdeki her lobun yarısında aşırı aktif aktiviteye neden olan Graves hastalığınız varsa bu tip ameliyatlar yapılabilir.
Tiroid Ameliyatı Nedir?
Tiroidektomi ameliyatı olarak da bilinen tiroid cerrahisi ameliyatı, endokrin cerrahlar tarafından gerçekleştirilen ve tiroid bezlerinin bir kısmının veya tamamının alındığı cerrahi bir işlemdir. Kötü huylu ve şüpheli kistlerin bulunduğu kanser vakalarında, iyi huylu olmasına rağmen büyümeye devam eden ve boğaza baskı yapan nodüllerin bulunması durumunda ve tedaviyle kontrol altına alınamayan hipertiroidi hastalarında yapılır. Ameliyat süresi genellikle kısa olan ve hastanın kısa sürede iyileşip günlük hayatına geri dönebileceği bir ameliyat olan tiroid ameliyatı, temiz ameliyatlar kategorisine girer ve uzman bir cerrah tarafından gerçekleştirildiğinde ameliyat sonrası komplikasyon oluşma şansı %1’den az olur.
Hastanın durumuna ve endikasyonlara göre farklı şekillerde gerçekleştirilebilen tiroid ameliyatının lobektomi, subtotal tiroidektomi, totale yakın tiroidektomi ve total tiroidektomi olmak üzere dört çeşidi bulunmaktadır. Lobektomide tiroidin yarısı alınmakta, subtotal ve totale yakın tiroidektomilerde ise bir miktar tiroid dokusu geride bırakılır. Total tiroidektomide tiroidin tamamı alınmaktadır. Hasta için en doğru işlemin hangisi olduğuna uzman doktorlar ve cerrahlar karar verecektir.
Tiroid Ameliyatı Nasıl Yapılır?
Öncelikle tiroid dokusundan biyopsi alınmasıyla ve alınan biyopsinin incelenip varolan kistin durumunun analiz edilmesiyle başlanır. Kötü huylu olan, kötü huylu olduğundan şüphelenilen ve üç kere belirsiz sonuç almış kistlerin ameliyatla alınması gerekir. Ardından her ameliyat öncesi olduğu gibi tiroid ameliyatında da hastanın detaylı tıbbi geçmişi alınır, fiziksel muayenesi ve dolaşım sistemi muayeneleri yapılır. Ardından cerrahi işleme hazırlanıp ameliyata alınan hastanın boğazında yaklaşık 5cm uzunluğunda bir kesik açılır.
Bu bölgede tiroid bezleri haricinde paratiroid bezleri ve ses tellerine ait sinirler gibi küçük ve hassas yapılar bulunduğu için cerrahin hassasiyeti çok önemlidir. Hastanelerde ses telleri sinirlerini algılayan ve yerini bildiren cihazlar bulunması günümüzde ses tellerine gelebilecek hasarı oldukça azaltır. Ayrıca cerrahlar 2.5 kata kadar büyüten özel gözlüklerle bölgeyi oldukça net görebilmekte ve işlemlerini zararsızca uygulayabilmektedirler.
Ameliyat yaklaşık 2 saat sürmekte, ardından hasta bir gün süreyle nekahete alınmaktadır. Cerrahlar hastalarını ertesi sabah ziyaret ederler ve gerekli kontrolleri yaparlar. Cerrahi işlem sonucu oluşan etkiler geçtikten sonra normal hayatına dönebilecek olan hasta ise yakın kontrole alınır.
Tiroid Ameliyatı Sonrasında Dikkat Edilecekler
Ameliyat sonrası oluşabilecek komplikasyonlardan en yaygını ses kısıklığı ve kalsiyum dengesizliğidir. Tiroid bezlerine yapışık olarak bulunan ve sayısı 4 tane olan paratiroid bezleri vücuttaki kalsiyum dengesini sağlamakla yükümlülerdir ve tiroid ameliyatı sırasında zarar görmeleri durumunda kanda kalsiyum eksikliği durumu yaşanabilir. Bu durumun yaşam boyu sürmesi 4 paratiroid bezinin de zarar görmesini gerektireceğinden oldukça düşük, %1’in altında bir ihtimale sahiptir.
Hasta geçici olarak kalsiyum ve D vitamini ilaçları kullanır. Yaşanabilecek bir diğer komplikasyon olan ses kısıklığı ise ses tellerine gelmiş bir zararla ortaya çıkmakla beraber uzman cerrahlar tarafından gerçekleştirilen operasyonlarda kalıcı bir problemin ortaya çıkma şansı yine %1’den azdır.
Tiroid yapısının tamamının alınması durumunda hasta hayat boyu dışarıdan tiroid takviyesi almak durumunda kalacaktır. Ameliyattan yaklaşık bir ay sonra kan tahlili verilerek ilacın doz ayarlaması yapılabilir. Bu noktadan itibaren hasta 6 ayda bir rutin kontrollerle takibe alınır. Hastalığın yeniden ortaya çıkması olasılığı ise eğer ameliyat öncesi planlamalar iyi yapılmış ise çok düşüktür. Genellikle bu bölgeye ikinci bir ameliyatın yapılması tercih edilmeyeceğinden hastalığın yenilememesi için ne yapılması gerektiği cerrahi işlem planlanırken düşünülmüş olur.